Şu aşamada öncelik yangını söndürmek olmalı
Bir yerde eğer bir bina yanıyorsa, üstelik o binada acilen kurtarılması gereken insanlar varsa, yangını söndürme ve hayatları tehlikede olan insanları kurtarma işiyle meşgul olmaları gerekenlerin bu işi ihmal ederken bir yerde toplanıp, yangının sönmesi durumunda ne gibi tadilatlar yapılması veya binanın yanması durumunda yerine nasıl bir bina inşa edilmesi gerektiğini tartışmaları abestir.
Bunu yapmak tamamen abestir, demiyorum. Eğer bir yandan yangını söndürme ve hayatları tehlikede olanları kurtarma çalışmaları kusursuz bir şekilde devam ediyorsa, bu işte görev almaları gerekmeyen başka birilerinin diğer konuyla ilgili müzakere yapmalarında herhangi bir sorun yoktur.
Asıl ve öncelikli olan görevi yerine getirmeleri gerekenlerin, bunu ihmal ederek diğer konuyla meşgul olmaları abestir.
Gazze’de bugün bir yandan soykırım devam ediyor. Siyonist işgal rejiminin insani yardımları içeri sokmama konusundaki uygulamaları gittikçe katılaşıyor.
Açlıktan ölümler gündelik olarak devam ediyor. Siyonist katil Gazze kentini tamamen yerle bir etmek amacıyla başlattığı insanlık dışı operasyonunu sürdürüyor. Üstelik böyle bir operasyonun kendi esirlerinin hayatlarını da tehlikeye attığını bildiği halde.
Şu an uluslararası alanda da önceliğin işte bu katliamın, soykırımın, ablukanın, insanları açlıktan ölüme mahkum etme uygulamalarının son bulmasına verilmesi gerekir.
Bunun BM öncülüğünde ve işgal rejimini zorlama konusunda çok önemli avantajları olduğunu bildiğimiz ülkelerin desteğiyle gerçekleştirilmesi mümkündür.
Ama BM 80. Genel Kurulu düzenlendiği, katılanların birçoğunun Filistin meselesine bir şekilde değindiği, Gazze’deki katliamların durdurulması gerektiğini dile getirme ihtiyacı duyduğu halde siyonist katillerin durdurulması ve insanları açlıktan ölüme mahkum eden ablukaya son verilmesi konusunda bir “eylem planı” çıkarılmadı. Onun yerine “iki devletli çözüm”, “67 sınırlarına geri dönülmesi”, “Batı Şeria’nın ilhakına müsaade edilmemesi” vs. gibi konular öne çıkarıldı.
Yangının söndürülmesi örneğinde belirttiğim gibi, bu tür konuların uygun ortamlarda ve ileriye dönük politikalar geliştirilmesi açısından gündeme getirilmesi ve tartışılması makul karşılanabilir. Ama bu konuların, öncelikli olarak yapılması gerekenin ihmaline perde oluşturacak şekilde önüne çıkarılması ve şu anın öncelikli meselesinin ikinci plana itilmesi, onun da ötesinde böyle bir ihmalin dikkatlerden kaçması için söz konusu konuların bir göz boyama, dikkatleri başka yönlere çekme, zihinleri meşgul etme ve öbür taraftan katillerin katliamlarını ve ablukalarını sürdürmelerine fırsat vermek için zaman kazandırma aracı olarak kullanılması hiç de makul değil, bilakis kirli bir oyundur.
Reel durum, şu an bu konuların öne çıkarılmasının Filistin meselesiyle ilgili çözüm planlarının devreye sokulmasından ziyade siyonist işgalcilerin Gazze’de gerçekleştirdiği katliam ve zulmün ikinci plana itilmesi, zihinlerin hayali planlarla meşgul edilerek siyonist katillere zaman kazandırılması amaçlı olduğunu gösteriyor.
Bu itibarla bizim açımızdan bu aşamada, Gazze’ye uygulanan ablukanın hemen ve şartsız bir şekilde sonlandırılması için harekete geçen Küresel Sumud Filosu’nun eylemi, bu eylemin desteklenmesi, işgalci katillerin bu filonun önünü kesme cesareti gösterememeleri için baskı yapılması, işgalcilerin dron saldırılarına son verilmesi, filoyu koruyacak askeri gemilerin gönderilmesi ve onların da saldırı için gönderilen dronları imha etmek suretiyle filonun yoluna devam etmesinin sağlanması vs. siyasi çözüm formülleriyle ilgili tartışmalardan çok daha önemli ve önceliklidir. Çünkü Küresel Sumud Filosu’nun gerçekleştirdiği eylem Gazze’de siyonist vahşetten kaynaklanan yangının söndürülmesini, orada insanların açlıktan öldürülmesi vahşetine son verilmesini amaçlayan bir acil girişimdir.
Bu eylemin aynı zamanda işgalci siyonistleri soykırıma ve ablukaya son vermeye zorlayacak siyasi baskılarla güçlendirilmesi gerekmektedir.