Müslüman ülke liderleri artı bizi hiç şaşırtmıyorlar… Hep bildiğimiz ve görmekten yorulduğumuz bir tiyatro sahnesiyle karşı karşıyayız…

Malum, Netenyahu’nun katliam ortağı Trump, Newyork’ta hemen yanı başına Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı da oturtarak, bazı Müslüman ülke liderleriyle bir toplantı yaptı.

Talihsizliğe bakın ki toplantı sonrasında yayımlanan bildiride, Gazze’de altmış binin üzerinde sivili katleden, yüzyılın en büyük soykırımını gerçekleştiren İsrail’in yaptığı saldırıların bir ez olsun adı bile geçmiyor. Bildiride acil ateşkes çağrısı var, hatta Gazze’nin imarı, yani inşaat işleri bile var ama bebekleri, çocukları, kadınları bombalarla parçalayan İsrail’in, 21. Yüzyılın Hitler’i Netanyahu’nun adı yok.

Müslüman liderlerin rızasına dayalı olarak açılanan bildiride, Gazze’de bir soykırım yapılmış, siviller katledilmiş ama ne hikmetse kimin bu katliamları yaptığı bilinmiyor, yani kendiliğinden oluvermiş işte…

Şu Müslüman ülkelerin acizliğine bakar mısınız, bir tek Müslüman ülke lideri de çıkıp “Kim öldürdü bu bebekleri” diye sorma cesareti bile gösteremiyor.

Hepsi, katilin ortağı olan Trump’a temenna çekiyorlar. Ama haklarını yememek lazım, Müslüman ülke liderleri toplantı sonrasında, bu toplantıyı düzenlediği için Trump’a teşekkürlerini sunarak çok başarılı (!) bir görüntü sergiliyorlar…

Bu tablo karşısında söylemesi insana acı verse de şunu açıkça ifade etmek gerekiyor; Trump’ı görünce dili tutulan ve ondan adeta merhamet dilenen bu liderler, Müslüman halklar tarafından hiç hayırla yad edilmeyecekler.

Ama perşembenin gelişi, çarşambadan belliydi… Bilindiği gibi ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, BM toplantıları öncesinde Fox’a verdiği röportajda terbiye sınırlarını aşarak, Erdoğan dahil bütün liderleri aşağılayan ifadeler kullanmaktan çekinmemişti. O sözler aynen şöyle: “Türkiye de dahil tüm ülkeler (Ukrayna ve Gazze’yi kasdederek) dahil olmamız için yalvarıyor. Bakın, bu insanlar dışarı çıkıp söylemek istediklerini söylüyorlar, ama günün sonunda bir şey yapılmasını istediklerinde Beyaz Saray’a gelmek istiyorlar. ‘Başkanın elini sıkmak için bana beş dakikanızı ayırabilir misiniz?’ diyorlar.”

Maalesef, İktidar cenahından bu diplomatik nezaketsizliğe tek satırlık bir itiraz gelmedi. Eyüpsultan’daki Gazze mitinginde konuşan CHP lideri Özgür Özel, ABD Dışişleri Bakanı Rubio'nun "Yalvarıyorlar" sözlerine ateş püskürerek "Türkiye Cumhuriyeti'nin cumhurbaşkanına bu lafı söyleyecek adamın alnını karışlarım" ifadelerini kullandı.

Öyle anlaşılıyor ki Müslüman ülkelerin de desteği ile Filistin’in tek direniş gücü olan Hamas devre dışı bırakılarak, İsrail’in yerle bir ettiği Gazze siyaseten de yok edilecek. Eğer, Müslüman liderlerin büyük dostu Trump himmet ederse, Batı Şeria şimdilik beli kurtulabilir.

Müslüman ülke liderleri, Newyork’ta toplantılar yaptılar, bol bol hamaset söylemlerini dillendirerek ülkelerindeki taraftarlarına mesajlar verdiler, üstüne bir de Trump’la fotoğraflar çektirdiler ve mutlu bir şekilde evlerine döndüler, ne güzel dünya değil mi…

Müslüman liderlerin keyfi yerinde ama Gazze’de bebekler açlıktan ölüyor, acaba biraz olsun bu acıyı hisseden lider var mı?

Eğer rol yapmayı bırakıp, Gazze için bir şey yapma istiyorsanız, İspanya Başbakanı Pedro Sanchez’e bakın belki bir şeyler öğrenirsiniz… Sanchez, Gazze'deki ablukayı kırmak için yelken açan Küresel Sumud Filosu'na bir savaş gemisinin eşlik edeceğini açıkladı ve dediki: "İspanya hükümeti, uluslararası hukuka uyulmasını ve vatandaşlarımızın Akdeniz'de güvenli koşullarda seyahat etme hakkına saygı gösterilmesini talep ediyor. Bu nedenle yarın sabah Cartagena'dan bir donanma gemisi filoya yardım etmek için donatılmış şekilde yola çıkacak."

Hemen belirtelim, Türkiye de bugüne kadar dillendirdiği Gazze söylemlerine sadık kalarak, Smud’a destek için bir donanma gemisi göndermelidir. Çünkü o filoda Türk vatandaşları da var.

İşte iktidar açısından, Gazze için somut adım atma fırsatı, üstelik muhalefet desteği de tam… Özgür Özel net çağrı yaptı:

“Sumud filosu insanlığın vicdanıdır. İspanya savaş gemisi yolladı Biz de yollamalıyız.”

Haydi, hamasi Gazze mücahitliğini bırakalım… Şimdi insanlık için adım atma zamanı… İktidara yakın medya dahil, bütün yazılı ve görsel medya bu çığlığı yükseltmeli ve iktidarı adım atmaya zorlamalıdır…