1. YAZARLAR

  2. Yusuf Ziya Cömert

  3. ‘Kalori karşılığında toprak vermeyiz’
Yusuf Ziya Cömert

Yusuf Ziya Cömert

‘Kalori karşılığında toprak vermeyiz’

A+A-

Etrafımda birinin acıktığını ya da canının bir şey çektiğini hissettiğim zaman ona yiyecek sunmaya veya canının çektiği şeyi bulmaya kuvvetli bir istek duyuyorum.

Bence herkeste vardır o his. Çünkü insana yakışıyor.

Açlık en kolayı. Yiyecek bir şey elbet bulunur. Bulamazsan bir lokantaya götürürsün, ikramda bulunursun.

Rızık Allah’ın nasıl olsa. Allah’ın verdiği rızkı Allah’ın bir kuluna sunacaksın. Alacaklı değilsin. Borçlu da sayılmazsın.

En fazla sana ikram etme fırsatı verdiği için müteşekkir olursun.

Ama çevrende birisinin herhangi bir şeyi canı çektiğinden haberdar olursan işin biraz zorlaşabilir.

Ararsın ya bulursun ya bulamazsın.

Bulmak için dört dönüyorum. Bazen buluyorum, bazen bulamıyorum. Bulduğum zaman çok seviniyorum.

Hele canı bir şey çeken bir çocuksa… Bu hislerin hepsi şiddetleniyor.

Bunlar, günlük hayatta birtakım hastalıklı, sıkıntılı tipler hariç hepimizin tattığı, basit, yalın ve temiz hisler. Evrenseldir. Dünyanın her tarafında vardır.

Gazze’de de vardır.

Dün, Al-Jazeera’da bir makale okudum.

Han Yunus’ta yaşayan Gazzeli akademisyen ve gazeteci Ahmed el-Neccar yazmış.

Başlığı, “Gazze halkı, sevin, karnın dolu olarak öldürüleceksin!”

Gazze’deki çocuklar için bir şey yapamamak, onlara bir yol bulamamak, daha yakıcı, daha utandırıcı.

Kurban Bayramı yaklaştı.

Gazze’nin adını anarak vekaletle kurban kampanyasını reklam eden yardım kuruluşlarına rastlıyorum.

Bazen bu yardım kuruluşlarından bahsederken, ‘şirket’ lafı dilimin ucuna geliyor.

Aralarında içtenliğinden emin olduğum insanlar var. Bazıları arkadaşlarım.

Hala dilim ‘şirket’ demeye varmıyor.

Ama karayı, denizi, gökyüzünü kapatan şu şiddetli ablukada, arkadaşlar, ciddi misiniz? Gerçekten Gazze’ye yardım ulaştırabiliyor musunuz?

Yoksa Gazze’nin isminden, reklam değerinden mi yararlanıyorsunuz?

Gazze’de, bombaların öldürdüğü çocuklardan, annelerden, babalardan başka kurban var mı?

“Bu aşağılayıcı kuşatma 7 Ekim 2023’ten çok önce de vardı” diyor el-Neccar. “O günden sonra Gazze’ye girmesine izin verilen gıda miktarı ciddi şekilde azaltıldı. Doğduğumdan beri bu kuşatma altında yaşamış olmama rağmen ilk kez ekmek gibi temel bir şeyi bulmakta bu kadar zorlandım. O zaman düşündüm; herhalde dünya buna daha fazla izin vermez.”

“2 Mart’ta İsrail Gazze’ye tüm gıda girişini yasakladı. Önceki kriz zamanlarını özler hale geldik. Birkaç hafta önce mideyi bozan konserve fasulyenin yanında domates bulabiliyorduk. Ama şimdi sebze satan hiç kimse yok.”

“İki hafta önce saç kestirmeye gittiğimde berberim çok bitkin görünüyordu. “Haftalardır ekmek yemedim, ne zaman un bulsam çocuklarıma saklıyorum. Dünyanın onlara neden bunu yaptığını anlayamıyorum. Eğer bizim yaşamayı hak etmediğimizi düşünüyorlarsa en azından çocuklarımıza merhamet etsinler.”

“Anneler babalar, korkuyorlar. Sadece çocukların güvenliği için değil. Ya çocuklarımız açken bombalanırsa?”

Bana en ağır gelen cümle buydu.

“Ya çocuklarımız açken bombalanırsa?”

Yeryüzünde bu cümlenin altından kalkabilecek babayiğit tanımıyorum.

Mülti-milyarderler, ağalar, paşalar, devlet reisleri dahil.

Çocuk aç ve biraz sonra başına bombalar yağacak.

Sen bileceksin ve bir şey yapamayacaksın.

“7 Mayıs’ta İsrail ordusu Gazze’nin en işlek caddelerinden el-Vahde’yi bombaladı. Bir füze sokak satıcılarıyla dolu bir kavşağa bir diğeri işleyen bir restorana isabet etti. Sosyal medyada kurbanlardan birinin kanıyla kaplanmış pizza dilimlerinin olduğu bir masa görüntüsü yayıldı. Gazze’de pizza görüntüsü dünya kamuoyunu etkiledi. Katliam etkilemedi.”

“Dünyanın en pahalı ve en küçük pizzasını sunan restoranlar… Kalitesiz bir hamur parçası, biraz peynir ve onu arzulayanların kanı.”

“Görünüşe göre ABD Filistinlilerin ‘açız’ demesinden bıkmış. Bu yüzden açlığı bitirmeye, şikayetlere son vermeye karar vermiş.”

“ABD planı uygulamaya geçse bile halkıma yiyecek silahıyla boyun eğdirilemeyeceğini biliyorum.”

“İsrail, ABD ve dünya anlamalı ki kalori karşılığında toprak vermeyiz.”

Önceki ve Sonraki Yazılar