1. YAZARLAR

  2. Salih Tuna

  3. Demek ki saldıracaklar
Salih Tuna

Salih Tuna

Demek ki saldıracaklar

A+A-

Türkiye bölgede etkisini artırdığında, yani, Yeniden Büyük Türkiye'nin inşa süreci sekteye uğramayıp tamamlandığında, İsrail'in kâbusu olacağı aşikârdır.
Lakin, İsrail medyasının şimdiden yaygara yapması da oldukça manidardır.
Mesela, ırkçı Siyonistlerin Maariv gazetesine bakacak olursak, "Ankara, İsrail'i kuşatıyor!"
Bunu nereden mi çıkartıyorlar?
Türkiye, Şam'da etkisini artırıyormuş. Halep'i bölgesel lojistik merkezi yapma hedefi varmış. Askerî işbirliği, ortak operasyon merkezi kuruyormuş. Hülasa, Suriye sahasını bırakmıyormuş.
Bu hastalıklı zihniyete göre, İsrail'in komşumuz/sınırdaşımız Suriye'nin güneyini ve Golan Tepeleri'ni işgal etmesi Ankara için tehdit değil ama Türkiye'nin ortak tarihi ve kültürel bağlar içinde olduğu Şam'a el uzatması Tel Aviv için tehdit.

***

Irkçı Siyonistlerin Arzı Mevud emellerine engel olabilme potansiyeline sahip olan her devletin kendilerini kuşattığına inanmaları şaşırtıcı değildir.
Malumunuz, yeryüzünde sınırları belli olmayan yegâne devlet İsrail'dir. Fakat, İsrail'in tehdit algısı sınırları belli olduğunda da nihayete ermeyecektir.
Zira, Siyonist network'ün finans kapital üzerinden kontrol edemediği her güç dünyanın öbür ucunda da olsa tehdittir.
Neden mi?
Neden olacak, kendilerini efendi, kendilerinin dışındaki tüm insanları köle mesabesinde gördüklerinden.
Kölelerin kontrolünü kaybettiklerinde, "yeryüzü krallıklarını" kaybedeceklerine dair kuvvetli bir kanaatle maluldürler.
Şaşırtıcı olan bu kanaatin (tersinden de olsa) dışavurumudur. "Kuşatılıyoruz" diyorlar ya, anlayın ki kuşatacaklar.
Tom Barrack "İsrail ile Türkiye savaşmayacak" diyor ya, ona da dikkat. İsrail, "
İran'a saldırmayacağız" dedikten bir gün sonra (ki ABD kendileri adına İran'la nükleer anlaşma masasındaydı) İran'a saldırmışlardı. İsrail adına güvence veren ABD de mahut saldırıyı alkışlamıştı.
Uluslararası hukuk mu?
Onu duvara tablo niyetine asıp arada bir önünde demokrasi konferansı veriyorlar.

***

Bugünlerde "F-35 mi istiyorsun? S-400'ü at çöpe..." diyorlar. Bunu da müttefiklik tesmiye ediyorlar.
Hava savunma sisteminden yoksun olmak, defans ve kalecisiz maç yapmak gibidir.
Olanca baskılara rağmen bölgede alternatif yönelişler de yok değil.
Çin, Suudi Arabistan ve İran dışişleri bakanlarının geçen gün Tahran'da zirve yapmaları bunun göstergesidir.
Komşularla iyi ilişkiler her zamankinden daha zorunlu hâle gelmiştir.
"Ahirette cennete giden yol İran'ın içinden geçse oraya gitmem..." diyen Fetullah'la aynı dalga boyundaki mezhepçilerin olanca iğvasına rağmen, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın komşularla iyi ilişkileri gözeten tavrı hayati önemi haizdir.
Türkiye aklı rehber, adaleti pusula yaparsa kündeye gelmez.

Önceki ve Sonraki Yazılar