Lee Jae-myung’un zaferi, görevden alınan muhafazakâr eski Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol’un kısa süreli sıkıyönetim ilanıyla başlayan ve aylardır süren siyasi krizin ardından geldi.
Salı günü yapılan erken seçimde oyların yüzde 99’undan fazlası sayıldığında Lee Jae-myung, oyların yüzde 49,3’ünü alırken, muhafazakâr aday Kim Moon Soo yüzde 41,3’te kaldı.
Seçim öncesi anketler uzun süredir Lee’nin açık ara önde olduğunu gösteriyordu. Bu, büyük ölçüde eski Devlet Başkanı Yoon’un sıkıyönetim krizi sonrası muhafazakârlara duyulan kamuoyu öfkesinin bir yansımasıydı.
Henüz resmi sonuçlar açıklanmadan önce Kim Moon Soo yenilgiyi kabul etti ve “Halkın kararını mütevazılıkla kabul ediyorum,” diyerek rakibi Lee’yi tebrik etti.
Lee Jae-myung, başkent Seul’de zafer konuşmasını yaparken, eski başkanın sıkıyönetim kararına atıfta bulunarak şu ifadeleri kullandı:
"Size verdiğim ilk söz, bu isyanı (sıkıyönetimi) geride bırakmak ve halkın verdiği yetkinin bir daha asla halkı korkutmak için kullanılmasına izin vermemektir."
60 yaşındaki Lee kısa süre içinde göreve başlayacak. Yoksulluk içinde büyüyen Lee Jae-myung, yıllar içinde Güney Kore’nin kritik liberal siyasetçilerinden biri haline geldi. Kampanyası boyunca yolsuzlukla ve yoksullukla mücadele vaatlerinde bulundu.
Lee’nin seçilmesinin Güney Kore dış politikası açısından ne anlama geleceği henüz net değil. Uzmanlar, Lee’yi Çin ve Kuzey Kore’ye yakın durmakla ve ABD ile Japonya’dan uzaklaşmakla suçlamıştı.
Ancak Lee, dış politikasının temelinin ABD ile olan ittifak olacağını açıkça belirtti. Aynı zamanda ABD ile ilişkileri geliştirme, Washington ve Tokyo ile üçlü iş birliğini güçlendirme taahhüdünde bulundu. Bu yaklaşım, önceki muhafazakâr yönetimlerin çizdiği dış politika çizgisine büyük ölçüde benziyor.
Lee, Kuzey Kore ile ilişkileri iyileştirmek istediğini belirtti ancak yakın zamanda Kuzey Kore lideri Kim Jong-un ile bir zirve yapılmasının “çok zor” olacağını da ekleyerek, Kore Yarımadası’ndaki ilişkilerde büyük bir değişim beklenmemesi gerektiğinin sinyalini verdi.
Lee Jae-myung daha önce Gyeonggi Eyaleti Valiliği ve Seongnam Belediye Başkanlığı görevlerinde bulunmuştu. Uzun süredir siyasette etkili bir figür olan Lee, çocuk yaşta işçi olarak çalıştığı geçmişi ve "sıfırdan zirveye" hikâyesiyle dikkat çekmişti.
Muhafazakâr düzeni sert şekilde eleştiren ve daha aktif bir dış politika savunan Lee, bu söylemleriyle ekonomik eşitsizlikleri ve yolsuzluğu hedef alan reformcu bir lider profili çizdi.
Ancak eleştirmenleri onu tehlikeli bir popülist olarak görüyor; siyasi kutuplaşmadan beslendiğini ve verdiği sözlerden kolayca geri adım attığını iddia ediyorlar.