Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Venezuela’nın talebiyle ABD ile Venezuela yönetimi arasında tırmanan askeri ve siyasi gerilimi ele almak üzere acil toplandı. Toplantıda Washington yönetimi Maduro hükümetine yönelik yaptırımları savunurken, Rusya, Çin, Küba ve bazı ülkeler ABD’yi uluslararası hukuku ihlal etmekle suçladı. Venezuela Devlet Başkanı Maduro ise toplantı sonrası Konsey’den “ezici destek” aldıklarını ileri sürdü.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), ABD ile Venezuela arasında özellikle petrol tankerlerine el konulması ve yaptırımlar üzerinden büyüyen gerilimi görüşmek üzere acil toplantı yaptı. Toplantı, Venezuela’nın başvurusu üzerine düzenlendi ve sert karşılıklı açıklamalara sahne oldu.
BM: DİYALOG TEK ÇIKIŞ YOLU
Toplantının açılışında konuşan BM Genel Sekreter Yardımcısı Mohamed Khaled Khiari, taraflara itidal çağrısında bulunarak, diyaloğun tek çözüm yolu olduğunu vurguladı. Khiari, daha fazla istikrarsızlık ve insani krizin önlenmesi için iyi niyetli arabuluculuk dahil tüm diplomatik çabaları desteklemeye hazır olduklarını ifade etti.
VENEZUELA: TEHDİT BİZ DEĞİLİZ
Venezuela’nın BM Daimi Temsilcisi Samuel Moncada, ABD’yi sert sözlerle eleştirdi. Simon Bolivar’a atıf yapan Moncada, “ABD’nin özgürlük adı altında Venezuela’yı sefalete boğmaya çalıştığını” savundu. Moncada, “Dünya bilmeli ki tehdit Venezuela değil, mevcut ABD hükümetidir” diyerek Washington’un asıl hedefinin ülkenin doğal kaynakları olduğunu öne sürdü ve “Uyuşturucu değil, güvenlik değil, özgürlük değil; petrol, madenler, toprak” ifadelerini kullandı. Gerekmesi halinde Venezuela’nın öz savunma hakkını kullanacağını da vurguladı.
ABD: YAPTIRIMLAR EN ÜST DÜZEYDE SÜRECEK
ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Mike Waltz ise ülkesinin Nicolas Maduro yönetimini Venezuela’nın meşru hükümeti olarak tanımadığını söyledi. Maduro’yu “Amerikan adaletinden kaçan bir firari” ve “Yabancı Terör Örgütü olarak tanımlanan Cartel de Los Soles’in lideri” olmakla suçlayan Waltz, “Maduro ve rejimi seçimleri çalmıştır ve uluslararası toplum bunun kanıtlarına sahiptir” dedi.
Waltz, ABD’nin uyuşturucu kartelleriyle mücadele kapsamında yaptırımları sürdüreceğini belirterek, “ABD, Maduro’yu Tren de Aragua ile birlikte bir ’Yabancı Terör Örgütü’ olarak tanımladığı Cartel de Los Soles’i finanse etmek için kullandığı kaynaklardan mahrum bırakmak adına yaptırımları en üst düzeyde uygulayacak” ifadelerini kullandı. Petrol satışlarından elde edilen gelirlerin de bu yaptırımların hedefinde olduğunu vurguladı.
RUSYA VE ÇİN’DEN SERT TEPKİ
Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia, ABD’nin Karayipler’de sivil teknelere müdahalesini eleştirerek, bunun bağımsız bir devlete baskı anlamına geldiğini söyledi. Nebenzia, Venezuela kıyılarına yönelik uygulamaları “gerçek bir saldırganlık eylemi” olarak nitelendirdi ve “kovboyvari davranışların” Venezuela halkı için felaketle sonuçlanacağı uyarısında bulundu.
Çin’in BM Daimi Temsilci Yardımcısı Sun Lei de tüm tek taraflı zorlayıcı adımlara karşı olduklarını belirterek, Venezuela’nın iç işlerine müdahalenin kabul edilemez olduğunu söyledi. Sun, ABD’nin eylemlerinin bölgesel gerilimi artırdığını ve uluslararası toplumda ciddi endişe yarattığını dile getirdi.
KÜBA’DAN “BM SÖZLEŞMESİ” VURGUSU
Küba’nın BM Daimi Temsilcisi Ernesto Soberon, ABD’nin adımlarını “BM Sözleşmesi’nin amaç ve ilkelerinin açık bir ihlali” olarak tanımladı. ABD’nin kendi yargı yetkisi dışında güç kullanarak mal varlığına el koymaya çalıştığını savunan Soberon, bu uygulamaların Küba’yı da olumsuz etkilediğini söyledi.
LATİN AMERİKA’DAN FARKLI YAKLAŞIMLAR
Arjantin’in BM Daimi Temsilcisi Francisco Fabián Tropepi, Maduro yönetimini suçlayarak, Venezuela’daki siyasi krizin bölgesel istikrarı tehdit ettiğini ileri sürdü. Panama temsilcisi Eloy Alfaro de Alba ise uyuşturucu ve organize suçlarla mücadelede uluslararası işbirliği çağrısı yaptı. Danimarka temsilcisi Sandra Jensen Landi de Karayipler’in “Barış Bölgesi” olarak korunması gerektiğini vurgulayarak taraflara gerilimi düşürme çağrısında bulundu.
MADURO: GÜVENLİK KONSEYİ’NDEN EZİCİ DESTEK ALDIK
Toplantının ardından konuşan Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, ABD’nin Venezuela’ya ait petrol tankerlerine el koymasını “korsanlık” olarak niteledi. Maduro, “Hiç kimse Venezuela’yı yenilgiye uğratamayacak. Güvenlik Konseyi, Venezuela’ya serbest seyrüsefer ve serbest ticaret hakkı konusunda oldukça ezici destek veriyor” dedi.
Venezuela Dışişleri Bakanı Yvan Gil de Konsey’de ABD’nin iddialarının çürütüldüğünü savunarak, “Konsey toplantısında, Venezuela halkına devredilemez biçimde ait olan petrol kaynaklarına el koymaya yönelik açık denizlerdeki korsanlık eylemleri kınandı” ifadelerini kullandı.
GERİLİMİN ARKA PLANI
ABD Başkanı Donald Trump, 16 Aralık’ta “uyuşturucu terörizmini finanse ettiği gerekçesiyle” Venezuela’ya giriş-çıkış yapan yaptırım altındaki petrol tankerlerine “tam ve eksiksiz bir abluka” uygulanması talimatı vermişti. Maduro ise Trump’a hitaben yaptığı açıklamada, ABD Başkanının kendi ülkesindeki sorunlara odaklanması gerektiğini söylemişti.