Zeki Savaş Yazdı: Mazhar-ı Etem
İrfan ilminin kurucuları, insan için ‘tecelli-ye azam ve mazhar-ı etem’ tabirini kullanır. Çünkü insanın hakikati, bütün hakikatleri kendinde toplamıştır.
İnsan için bu tanımın, bu tabirin kullanılmasının nedeni, insan ile diğer tüm varlıklar arasındaki farktır. Ariflere göre tüm alem, Hakk’ın mazharı ve tecellisidir. Ancak insanın dışındaki tüm varlıklar/evren, mazhariyet konusunda nakıs ve nisbidir. Esma-i ilahinin ancak bir kısmı insan dışındaki varlıklarda açığa çıkar, onlar esma-i ilahinin ancak bir kısmının mazharı olabilirler. Varlık içinde sadece insan, mazhar-ı cami’ yani Allah’ın tüm isim ve sıfatlarının kendisinde açığa çıkabileceği bir varlıktır. İnsanın dışındaki varlıklar nakıs olduklarından ilahi isim ve sıfatları yansıtmada yetersizdirler. İnsan, esma ve sıfat-ı ilahiyi yansıtmada kamil bir ayna gibidir. Bu nedenle insana Hak Teala’nın tecelli-ye azam ve mazhar-ı etem mi denir.
İnsana olan bu yaklaşım, ilk anda şu soruyu gündeme getirir:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.