
VELA'nın Arkasından İsrail Çıktı
ABD’nin, İsrail ile olan siyasi ilişkilerinden dolayı sürekli reddedilmiş ve gizlenmeye çalışılmıştı. “Bulletin of the Atomic Scientists” sitesinde yer alan raporda, Wright ve De Geer’in yeni çalışması, bu olayın ardında İsrail’in olduğunu kanıtladı.
Vela olayı, olası bir nükleer silah deneyi olduğu yönündeki güçlü kanıtlara rağmen ABD’nin, İsrail ile olan siyasi ilişkilerinden dolayı sürekli reddedilmiş ve gizlenmeye çalışılmıştı. “Bulletin of the Atomic Scientists” sitesinde yer alan raporda, Wright ve De Geer’in yeni çalışması, bu olayın ardında İsrail’in olduğunu kanıtladı.
VELA OLAYI NEDİR?
1959 yılında ABD tarafından başlatılan Vela Projesinin amacı; uzayda ve atmosferde gerçekleşen nükleer patlamaları tespit etmekti. Proje kapsamında 12 adet uydu uzaya gönderilerek çeşitli gözlemler yapıldı. Gönderilen 12 adet Vela uydusu, özelliklerine göre iki gruba ayrılıyordu. Orijinal Vela olarak adlandırılan ilk grup; sadece alan algılama için sensörlerle donatılmış ve 1963 ile 1965 yılları arasında üç çift halinde uzaya gönderilmişti. Gelişmiş Vela adı verilen ikinci nesil ise 1967, 1969 ve 1970 yıllarında fırlatılmıştı. Bu gruptaki uydular ise üzerlerinde ‘bangmetreler’ adı verilen ışık dalgalanmalarını milimetre altı saat ölçeğinde kaydeden optik sensörler bulundurmaktaydı. Çok geçmeden kulislerde patlamanın arkasında İsrail’in olduğu konusunda güçlü varsayımlar ortaya atıldı.
HİNT OKYANUSU’NDA NÜKLEER PATLAMA TESPİT EDİLDİ
22 Eylül 1969 tarihinde bu uydulardan Vela 6911; Hint Okyanusu’nun güney bölümünde Bouvet adası yakınlarında, flash patlamalarına benzeyen ışımalar tespit etti. Ortaya çıkan bu ‘Double Flash’ tipi ışıma, yaklaşık olarak 2-3 kilotonluk bir bomba ile gerçekleşen nükleer bir patlamanın karakteristik özelliklerini taşıyordu.
ABD, İSRAİL’İ KORUMAK İÇİN SAHTE RAPOR HAZIRLADI
ABD hükümetinin bugüne kadarki tutumu, bu olayın gerçekleştiğini kabul etmemek ya da reddetmekti. Jimmy Carter başkanlığındaki ABD yönetimi tarafından olayın sır perdesinin çözülmemesi için bilim adamlarına bir rapor hazırlattı. Dr. Jack Ruina başkanlığında hazırlanan raporda ‘Olay muhtemel bir nükleer patlamadan kaynaklanmamıştır. Ortaya çıkan ışımalar, uyduya güneş ışığını yansıtan bir meteroidden kaynaklı olabilir’ şeklinde çarpıtıldı.
İKİ BİLİM ADAMI İFŞA ETTİ
Raporda, ‘Vela olayı’nın bir nükleer deneyi olduğuna dair önemli ve yeni kanıtlar, ‘Bilim ve Küresel Güvenlik’ dergisinde yazan Avustralya Savunma Kuvvetleri Akademisi’nden Christopher Wright ve İsveç Savunma Araştırmaları Dairesi’nden Lars-Eric De Geer tarafından yapılan analizlere yer verildi. Christopher Wright ve Lars-Eric De Geer tarafından yapılan analizlere göre; Melbourne, Avustralya’daki koyunların tiroidlerinde, olaydan sonraki dönemlerde iyot-131’e rastlanıldı. Wright ve De Geer’in Bulletin of the Atomic Scientists sitesinde yer alan analizlerine göre, nükleer silah gücüne sahip tanınan beş devletten hiçbiri, bu türden küçük gizli bir sınava girme ihtiyacını hissetmezdi. Bilim adamlarına göre, 1979’da, Hindistan, Pakistan ve Güney Afrika nükleer test düzenleme ve lojistik sağlama imkânı sahip değildi. Bu tür bir nükleer testin Hindistan, Pakistan ve Güney Afrika için mümkün olmadığını söyleyen bilim adamları, bulut örtüsünde ani bir değişiklik nedeniyle Vela uydusu tarafından tespit edilen ve böyle bir gizli testin gerçekleştirilmesi için teknik açıdan yeterliliğe sahip tek ülkenin İsrail olduğunu açıkladı.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.