1. YAZARLAR

  2. Zeki SAVAŞ

  3. Türk-Kürd Kardeş İse…
Zeki SAVAŞ

Zeki SAVAŞ

Zeki SAVAŞ
Yazarın Tüm Yazıları >

Türk-Kürd Kardeş İse…

A+A-

“Türk-Kürd kardeştir” sloganı, uzun yıllardır dillendirilmekte, hatta Türk millyetçisi gençlerin bazı gösterilerinde bile bu tür pankartlar taşınmaktadır. Herkesin kabul ettiği bu sözün içeriğine ilişkin de aynı mutabakatın olduğunu söylemek imkansız. Çıkarımlar veya içeriği belirlemeler farklı.

Türk-Kürd kardeş ise, sorunlar da kardeşçe çözülebilir.

Kardeşliğin ilk adımı, kardeşlerin birbiriyle görüşmesiyle başlar.

Kürdler kardeş ise, kardeşlerle görüşmeyi ihanet saymak neyin nesi?

Kürdler kardeş ise, şu Kürdle görüşülür, bu Kürdle görüşülmez ayrımı doğru değildir.

Türk-Kürd kardeş ise, kardeşler kendi sorunlarını çözmek için yabancıları araya sokmaz, başkalarının müdahalesine ve su-i istifadesine imkan tanımaz ve kendileri baş başa oturup sorununu çözer.

Türk-Kürd kardeş ise, sorun kardeşler arasındaki bir sorundur. Bu bir aile sorunudur. Peki nasıl oluyor da bu aile sorunuyla, bu kardeşler arasındaki sorunla ilgili Amerika ile, Avrupa ile ve komşular ile görüşülüyor da kardeş olan Kürdlerle görüşülmesin? R. Tayyip Erdoğan ile Türk’ün görüşmesi, MHP ve CHP’nin de dillendirdiği Türk-Kürd kardeştir sloganına tam da uyarken bu görüşmeye ateş püskürmeleri, kardeşlik kavramına farklı anlamlar yüklediklerini gösteriyor.

Hem kardeş sayacaksın, hem de kardeşle görüşmeyi ihanet kabul edeceksin. Bu bir çelişkidir.

Türk-Kürd kardeştir sloganı, anlam itibariyle kakyid veya tahsis edilmemiştir.  Yani ancak bazı Türkler ile bazı Kürdler kardeştir şeklinde bir sınırlandırma getirilmemiştir; ancak şu hususiyetlere sahip Kürdler ile görüşülebilir diye bir sınır konmamıştır. Bu slogandan anlaşılan, bütün Türkler ile bütün Kürdlerin kardeş olduğudur. Bu anlam ve bu çıkarım doğrudur. Bu sloganı kullanan hiç kimse de bu sloganı anlam itibariyle tahdit etmemiştir. Slogan bu anlamıyla kullanılırken, bu sloganı kullananların kardeşler arasındaki görüşmeye husumet duymaları, en azından kendileri açısından fena bir tenakuzdur ve içinde bulundukları bu çelişkili ve tezat haline son vermeleri gerekir.

Türk-Kürd kardeş ise, Bütün Türkler bütün Kürdlerle konuşabilmeli, sorunlarını kardeşçe çözebilmelidir.

Şu katildir, bu teröristtir, öteki yardımcı ve yatakçıdır, beriki kötü adamdır denmeye başlayınca, aynı tanımlamalar öteki taraftan da yapılabilir. Çünkü ortada bir sorun vardır ve bu sorun etrafında tarafların yanlış icraatları ve karşılıklı birbirlerine verdikleri zarar vardır. Eğer ortada böyle bir sorun olmasaydı, zaten çözümün konuşulması veya kardeşliğin hatırlatılması da anlamsız olurdu.

Türk-Kürd kardeş ise ve sorunun çözümü isteniyorsa, karşılıklı olarak bu tür tanımlamlar ve suçlamalardan herkesin uzak durması gerekir.

Kardeşlik, kardeşlerin birbirini bağışlamasını, birbirinin kusurunu affetmesini gerektirir.

Kardeşliğin devamı, kardeşlerin birbirini yakınlaşmaya çağırmasını, geçmişteki hataları tekrar etmemeye davet etmesini, kardeşlik üzerine yeni bir gelecek kurmalarını iktiza eder.

Kardeşlik, kardeşlerin birbirine hakkını teslim etmesini gerektirir.

Kardeşlik, kardeşlerin birbirine taviz vermesini gerektirir.

Kardeşlik, kardeşe verilen hak veya tavizden rahatsızlık duymamayı gerektirir.

Kardeşlerden biri büyükse, küçük kardeşine kardeşlik hatırı için fazlasını da verebilir, hatta onun bazen fazlaya kaçan isteklerini bile kabul etmeyi büyük kardeş olmanın icabı sayar. Bazen de küçük kardeş büyüklük yapar.

Kardeşlik, kardeşler arasındaki sorunu kendilerinin çözmesini, yabancıların bu işe müdahalesine engel olmayı gerektirir.

Kardeşlik, bütün kardeşlerin birbiriyle görüşmesini gerektirir.

Kardeşlik, kardeşler arasında var olar tüm sorunların masaya yatırılmasını gerektirir.

Türk-Kürd kardeş ise, Türkleri temsil eden tüm tarafların, kardeşleri olan Kürdleri temsil eden tüm taraflarla görüşmeleri gerekir, sorunun çözülmesi için görüşülmesi gereken herkesle görüşülür. Siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları, cemaatler ve fikir önderlerinin tümü birbiriyle görüşebilmeli ve soruna kardeşlik atmosferi ve anlamı içinde çözüm bulunmalı.

Sürece bir de hükümet ve devlet açısından bakılmalı.

Hükümetin sorunun çözümüne ilişkin süreçte görüşülmesi gereken taraf ve konularla ilgili herhangi bir tahdit getirmemesi çok yerinde ve doğru bir adımdır. Bu doğru adımın desteklenmesi ve içinin doldurulması gerekir.

MHP ve CHP’nin de artık kibirli ve ceberrut devlet anlayışını bir kenara bırakmalarının zamanı gelmiştir.

Devlet vatandaşına karış kibirli ve gururlu davranamaz. Devlet, vatandaşına karşı müşfik ve alçak gönüllü olmalıdır. Çünkü devlet, milletin hizmetkarıdır. Hizmetçi, kendi sahibine karşı mütekebbir olamaz, ona tepeden bakamaz, ona saygısızlık edemez ve ona karşı kibirli olamaz. Gerçek devlet anlayşışı budur. Ceberrut devlet anlayışı tarihin çöplüğüne atılmalıdır. Devlet anlayışı böyle olursa, devlet kendi vatandaşlırının tümüyle görüşebilir, onların görüş ve önerilerine kulak verebilir ve doğru olan istek ve taleplere müsbet cevap verir.

Kürd sorunu ancak böyle bir devlet anlayışınının baskın çıkmasıyla çözülebilir.

İçinden geçtiğimiz süreç, hem Türk-Kürd kardeştir sloganına hem de milletine muti devlet anlayışına her zamankinden daha çok ihtiyaç duymaktadır.

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.