Modern Bireyin Bedensel ve Zihinsel Boşluğu
Beslenme, insanın, büyümesi, gelişmesi, sağlıklı ve üretken olarak uzun süre yaşaması için gerekli olan besin öğelerini yeterli miktarda alıp vücutta kullanılmasıdır. Yeterli ve dengeli beslenme ise; vücudun büyümesi, dokuların yenilenmesi ve çalışması için gerekli olan tüm besin öğelerinin her birinin yeterli miktarda ve gerekli oranda alınması ve vücutta uygun biçimde kullanılmasıdır. Beslenme, büyüme, yaşamın sürdürülmesi ve sağlığın korunması için zorunludur.
Hayat yolculuğumuz beslenme durumumuza göre şekillenir. Sağlıklı ve dengeli beslenme; sıhhatli, mutlu ve huzurlu bir yaşam sürdürmemizin olmazsa olmazıdır.
"Çok fazla yiyip içerek kendi kalbinize yüklenmeyin" diyen bir peygamberin ümmetiyiz. Allah Resulünü, tabîb-i kulûb, yani inançsızlıktan ruhları ve dünyaları kararmış insanlara hayat bahşeden, gönül aydınlığı ve ebedî kurtuluş getiren "kalplerin tabibi" olarak tanırız. Sağlıkla ilgili aşağıdaki hadisleri okuduğunuzda, çağlar üstü, evrensel mesajları görmekteyiz.
"İki nimet vardır ki, insanların çoğu bunda aldanmıştır: Sıhhat ve boş vakit." (Buhari, Rikak 1; Tirmizi, Zühd 1; İbn Mace, Zühd 15)
"Oruç tutunuz ki sıhhat bulasınız" (Feyzül Kadir 4/212).
Hayattaki en önemli husus sağlıktır. Sağlıklı olabilmenin temel şartı da, hareketli yaşam, fiziksel aktivite, beslenme türü ve şeklidir. Hastalıkların büyük çoğunluğu ise beslenme ile ilgili alışkanlıklardan kaynaklanmaktadır.
"Obezite günümüzde gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin en önemli sağlık sorunları arasında yer almaktadır. Obezite genel olarak bedenin yağ kütlesinin yağsız kütleye oranının aşırı artması sonucu boy uzunluğuna göre vücut ağırlığının arzu edilen düzeyin üstüne çıkmasıdır.
Karın doyurmak, açlığı bastırmak, canının çektiği şeyleri yemek veya içmek değildir.
Günlük yaşamda bireylerin yaşa, cinsiyete, yaptığı işe, genetik ve fizyolojik özelliklerine ve hastalık durumuna göre değişen günlük enerjiye ihtiyacı vardır.
Sağlıklı bir yaşam sürdürmek için, alınan enerji ile harcanan enerjinin dengede tutulması gerekmektedir.
Yetişkin erkeklerde vücut ağırlığının %15-18'i, kadınlarda ise %20-25'ini yağ dokusu oluşturmaktadır. Bu oranın erkeklerde %25, kadınlarda ise %30'un üstüne çıkması obeziteyi oluşturmaktadır.
Günlük alınan enerjinin harcanan enerjiden fazla olması durumunda, harcanamayan enerji vucutta yağ olarak depolanmakta ve obezite oluşumuna neden olmaktadır.
Buna paralel olarak, günümüz teknolojisindeki gelişmeler, yaşamı kolaylaştırmakla birlikte, günlük hareketleri önemli ölçüde sınırlamıştır.
Anlaşılacağı üzere obezite; besinlerle alınan enerjinin (kalori) harcanan enerjiden fazla olması ve fazla enerjinin vücutta yağ olarak depolanması (%20 veya daha fazla) sonucu ortaya çıkan, yaşam kalitesini ve süresini olumsuz yönde etkileyen bir hastalık olarak kabul edilmektedir.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından da obezite, sağlığı bozacak ölçüde vücutta aşırı yağ birikmesi olarak tanımlanmıştır." (HSGM)
Yeryüzünde mutlu, sağlıklı ve rahat bir ömür geçirmek için vücut sağlığımızı muhafaza etmemiz gerekmektedir. Yeme içme dışında sosyal hayatta karşılaştığımız diğer bazı hususlar da bizleri yorup bedenimizi yıpratmaktadır. Modern çağda stres denilen hastalıkla baş etmek kimi zaman imkansız hale gelmektedir. Bununla ilgili işin uzmanları tarafından ciltler dolusu araştırma yazıları yazılmış, kitaplar basılmış, ama yine de modern insan için kurtarıcı çözümler ne yazık ki bulunamamıştır. Bireysel zihnin katışıksız kurtuluş reçeteleri olarak; bedene zulmetme noktasına varan estetik operasyonlar, milyon liralara varan ilaç masrafları, moda adı altında yapılan gereksiz harcamalar ve daha nice günübirlik oyalamaya dönük faaliyetler almış başını gidiyor. Tüm bu olağanüstü müsrifliğe rağmen ne yazık ki modern birey mutsuz ve çaresiz...
Mutlu ve sağlıklı bir yaşam için aşağıda herkes için faydalı olabilecek bazı küçük öğütler yer almaktadır. Bu öğütleri yerine getiren her bireyin yaşam kalitesi muhakkak artacaktır. Bedeni ile barışık, zihin dünyası aydınlık bir insan portresi için yapılması gereken küçük bazı uygulamalar eminim hayatımızda çok şeyleri değiştirebilir. Bu şekilde Allah'a kul olma yolunda emin adımlarla yürümüş oluruz.
.Sürekli “su” iç. Hatta susamasan ve su içme isteğin olmasa dahi. Çünkü sağlık sorunlarımızın birçoğu bedenimizdeki su eksikliğindendir...
▪Düzenli spor yap. Hatta işin ve meşgalen çok olsa bile. Bedenin hareket hâlinde olmalı, normal yürüyüş ve yüzme ile olsa dahi...
▪Yemeğini azalt. Yeme hevesini terk et. Çünkü çok yemekte hiç hayır yoktur. Yemeğin miktarını azalt...
▪Mümkün olduğu kadar özel arabanı az kullan. Camiye, çarşıya, misafirliğe veya başka herhangi bir yere yaya olarak gitmeye çalış...
▪Öfke ve sinirden uzak dur, kızmayı ve küsmeyi terk et, işleri zorlaştırma, rahatsız edici durumlardan kaçın. Tüm bunlar sağlığını elinden alır, moralini bozar, psikolojini altüst eder...
▪Mal ve Servet için yaşamayı terk et. Sahip olduğun mülkün emanet olduğunu unutma. Para rahat bir yaşam sürdürmemiz için vardır, fakat yaşayıp da sırf toplayalım diye var olmamıştır. Kendin ve etrafındakiler için Allah yolunda harca...
▪Ne birinin hasretini çek, Ne de yapamadığın bir işin hasretiyle yaşa...
Hepsini aklından çıkarıp at, hatta kökten unut...
▪Alçak gönüllü ol, hatta daha da alçak gönüllü ol... Çünkü para, makam, güç, nüfuz ve başka her şey kibir ve kendini büyük görme durumunda yok olup gider. Ancak mütevazı olduğunda herkes seni sever, Allah da senin kadrini yüceltir, makamını yükseltir...
▪Saçlarının ağarması sadece ömrünün sonlarına yaklaştığın anlamında değil. Bunun yanında daha güzel bir hayatın başladığının da göstergesidir. Pozitif ol...
Hatıralar oluştur, yolculuğa çık, güzel şeylerle günlerini değerlendirmeye çalış...
▪Namazını asla ve asla terk etme. Namaz, iç huzurun ve sağlıklı düşünmen için yol göstericin olur. Kötülüklerden uzaklaştırır.
.Kur’an’dan ayrı düşme. Bol bol oku. Anlamını öğren ve yaşamaya çalış.
.Arada bir anne-babanı yâd et. Hayattalarsa ziyaret et, gönüllerini al, ihtiyaçlarını gider. Vefat etmişlerse mezarlarına gitmeyi de ihmal etme. Hayatta sahip olduğun, gördüğün, sevdiğin, yücelttiğin, övündüğün, peşinden koştuğun, hasretini çektiğin veya korktuğun her şeyin bir gün bitip yok olacağını,
sadece bâkî kalacak olan azamet ve ihtişam sahibi Rabbinin zatı olduğunu hiçbir zaman aklından çıkarma.
Rabbimden, hepimiz için sağlık, başarı ve mağfiret diliyorum.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.