1. HABERLER

  2. KADIN

  3. Merdiven Altı Kürtaj, Kadınları Tehdit Ediyor
Merdiven Altı Kürtaj, Kadınları Tehdit Ediyor

Merdiven Altı Kürtaj, Kadınları Tehdit Ediyor

A+A-

 

MUSTAFA ARISÜT/KÜRTAJ VE SEZERYAN HABER DOSYASI -I-

HİÇBİR DENETİM YOK

İpekyol, kürtaj yapan merdiven altı korsan sağlık kabinlerinin, yasadışı kürtajın yanı sıra hastalarına komplolar kurup şantaj ve tehdit ettiklerini de ortaya çıkardı. 18 yaşını aşkın yetişkinlerin yanı sıra çocuk yaşta sayılabilecek genç kızlara da kürtaj yapan sağlık kabinlerinin bugüne kadar çok sayıda hamilenin ölümle burun buruna gelmesine neden olduğu anlaşıldı. Yeterli donanıma sahip olmayan bu sağlık kabinleri her hangi bir denetime de tabi tutulmuyor. Çete gibi çalışan bu sağlık kabinleri, özellikle insan sağlığı ile oynadığı için Şanlıurfa’da dilden dile dolaşmasına rağmen Sağlık İl Müdürlüğü’nün böyle bir durumdan haberdar olmadığı ileri sürüldü. Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele ekipleri de dahil birçok kurum tarafından mercek altına alınması gereken bu merdiven altı kürtajcılar, hiçbir yasal yaptırımla da karşılaşmıyor.

BAŞBAKAN GÜNDEME GETİRMİŞTİ

Kürtaj, Başbakan Erdoğan’ın geçen mayıs ayında “Her kürtaj bir Uludere’dir” çıkışından sonra Türkiye’nin en önemli tartışma konusu olmuş, 10 haftalık sınırlamanın altı haftaya kadar indirilmesi gündeme gelmişti. Sağlık Bakanı Recep Akdağ, kürtaj tartışmalarının ardından gündeme gelen kanun tasarısıyla ilgili açıklamalar yapmış ve kürtaj yaptırmak isteyen kadınların, “belli ölçüleri olmak kaydıyla güvenli bir şekilde buna erişebileceklerini”, “kürtajı engelleyip merdiven altı uygulamayı desteklemeyeceklerini” ileri sürmüştü. Hükümet gelen tepkilerden sonra yeni düzenlemeden vazgeçerken, kürtaj meselesinin birçok ilde olduğu gibi Şanlıurfa’da da tehlikeli boyutlara ulaştığı anlaşıldı.

İŞTE KÜRTAJ SKANDALI

Gerek 18 yaşını aşkın yetişkin gerekse de çocuk yaştaki genç kızlar, hamile kaldıktan sonra yakınlarının bu durumu öğrenmemesi için arkadaşlarının tavsiyesiyle bu gayri resmi çalışan sağlık kabinlerine başvuruyor. İşte nasıl bir tezgahın içerisine düştüklerinin farkında olmayan bu hamilelerin asıl mağduriyeti de bu kabinlere adım attıktan hemen sonra başlıyor. Burada bulunan ‘ebe’lere muayene olan hamilelerden görünümleri ve maddi durumlarına göre para isteniyor. Beş bin TL’ye kadar çıkan bu bedel karşılığında; yeterli tıbbi ekipmanı bulunmayan ve hijyenik olmayan ortamlarda bebeklerini aldıran bu hamile kadınlar, ilk etapta ciddi sağlık sorunları ile karşılaşıyor. Kanaması durdurulamayan bazı kadınlar ölümle burun buruna gelmesine rağmen bebek aldırdığı belli olmasın diye hastanelere de başvuramıyor.

BU DEFA ŞANTAJ BAŞLIYOR

Bebeklerini aldırdıktan sonra ciddi sağlık sorunları ile karşılaştıkları halde hiçbir hak iddia edemeyen kadınlar, henüz iyileşmeden bu defa tehdit ve şantaja maruz kalıyor. Korsan sağlık kabinlerinin çalışanlarınca, ailelerine, gayri meşru bir ilişki sonucu hamile kaldıkları ve bebeklerini aldırdıkları yönünde bilgi vermekle tehdit edilen kadınlardan para karşılığında susabilecekleri iletiliyor. Bazı kadınlar şantaj sonucu istenen paraları öderken, bazı para bulamayan kadınlar da intihara kalkışıyor. Bu şantajlar nedeniyle yakın bir tarihte birkaç kadının intihar sonucu öldüğü de iddia ediliyor. 

Bu sağlık kabinlerine yasal süre olan 10 haftayı aşan kadınlar da gidiyor. Hamilelikleri 10 haftayı aşan ve bebekte herhangi bir sakatlık da olmadığından hastanelerde kürtaj yaptıramayan bu kadınlar, büyük paralar karşılığında kürtaj ediliyor. Bu kadınlar evli olduğu için şantaja maruz kalmıyor ancak ciddi sağlık sorunları yaşıyor.

‘ÇOK KÖTÜ İŞLER YAPIYORLAR’

İsminin yayınlanmasını istemeyen bir kadın, “Ben dördüncü çocuğuma hamile kaldığımı öğrendim. Ancak eşimle ben çocuğumuzu doğurup-doğurmamakta tereddüt ettik. Kesinlikle bebek sahibi olmayacağımıza karar verdikten sonra 13 hafta geçmişti. Hastanelerde kürtaj yaptıramadığım için bir yakınımın tavsiye ettiği Yenişehir’deki bir sağlık kabinine giderek kürtaj yaptım. Ne kadar para verdiğini eşim bana söylemedi ama kürtajdan sonra kanamam durmadı. Ölüyordum. Daha sonra bir tıp merkezine gidip tedavi oldum ve bu şekilde ölümden kurtuldum. Bu duruma düştükten sonra Urfa’da bu sağlık kabinlerini herkesin bildiğini ve çok kötü işler yaptıklarını duydum. Kimseye tavsiye etmem” diye konuştu.

‘YASAL YOLLARA BAŞVURMALARI SAĞLANMALI’

İpekyol’un görüş aldığı Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Şanlıurfa şubesi yöneticilerinden Dr. Reşat Doğan, “Sendika olarak kürtajın 10 haftadan altı haftaya indirilmesine karşı çıkmıştık. Çünkü yasadışı yollardan kürtaj çok daha artardı. Ancak bu düşünceden vazgeçildi” dedi.

Yasadışı yollardan yapılan kürtajların ciddi sağlık sorunlarına neden olabileceğini kaydeden Doğan, şöyle konuştu: “Öncelikle kanama yapar. Enfeksiyon dediğimiz yani iltihap tutmasına neden olur. Rahim yırtılmasına sebep olabilir bu da ciddi bir hayati risk demektir. 10 hafta makul bir süredir. Kişi 6,7 veya 8 haftalıkken hamile olduğunun farkına varır ve resmi bir sağlık kuruluşuna başvurup hekim de uygun görüyorsa kürtaj yapmak isteyebilir. Kişilerin yasadışı yollara başvurmasının önlenmesi yasal yollara başvurmalarını sağlamaktır.”

-ÇARŞAMBA GÜNÜ-

Sezaryen sınırlaması dünyaya gelen bazı bebeklerde sakatlıklara neden oluyor…

İPEKYOLHABER

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.