1. HABERLER

  2. EDİTÖRDEN

  3. Halepçe zorla sürüklendiğimiz kaderin adı / EDİTÖR
Halepçe zorla sürüklendiğimiz kaderin adı / EDİTÖR

Halepçe zorla sürüklendiğimiz kaderin adı / EDİTÖR

A+A-

 

 

Otuz yıl geçti Halepçe katiamının üzerinden.  Mazlum bir halkın zalimlerin elinden gelen bir acımasızlık ile yüzleşmesinin adı oldu halepçe. Hesabı kitabı olmayan günlük yaşamın derdinden başka derdi olmayan binlerce insanın çağın kötülüğü olan kimyasallarla katledilişi idi Halepçe.

 

Bilmem kaç Halepçe yaşandı bu yüzyılda hatırlayanınız var mı. Çetelesi tutulmuyor artık halepçelerimizin.  Sıradanlaştı ve belki sadece birileri için dramdan istatistiğe dönüştü. Takvim sayfaları bile artık sadece çok çok ama çok kötü olanlarına yer ayırır oldu. Bilmem kaçıncı yok olmanın adı zikredilir oldu.

Halepçe yanı başımızda kadın ve çocukların vebalini tüm insanlığa bırakarak Rab'lerine ulaştıkları bir coğrafyanın adı.  Acı yanı başımızda olunca dokunur ve yutkunamaz olur  insan. Coğrafya bir, kültür bir, kan bir ve din bir. Bunlar doğal olarak fazlasıyla etkiliyor insanı. Hepsinden daha acısı kanıksadığımız ve dokunamadığımız kaderimiz her gün öldürüyor bizi.  Yaşarken ölümü öğretti bize.

Enfal geçti üzerimizden finalin adı Halepçe oldu... 

Binlerce insan Batı emperyalizminin iktidarda tuttuğu ve bizlerin bir türlü kurtulmayı beceremediğimiz diktatörlerin eliyle katliamlarla katledildi. Ve bu katledilenler suçlarının ne olduğundan habersizdiler. Batı demişken ve konu Halepçe iken Halepçe’ye atılan kimyasallar batıda üretilen ve birbirimizi katletmemiz için parayla petrol karşılığında fahiş fiyatlarla bizlere satılan kitle imha silahlarıydı. Adamların askerleri yok ölmek için. Ticari dehalara dönüşmüşler. Hem bir medeniyetin kökünü kazıyorlar hem de muazzam paralar kazanıyorlar. Meselenin anlaşılması için  son yılların dramı Suriye savaşının istatistiklerine bakmak yeterlidir. Savaşan taraflara silah satan ülkeler aynı ülkeler. Sorunun çözümünde (daha doğrusu çözüme engel olan) yer alan ülkeler de aynı. Devletlere silahı veren de, bu devletlere karşı savaşan örgütlere de silahı satan aynı eller…

Coğrafya epey zaman oldu gülmeyeli. Çocukların neşe içinde olduğu , türkülerin aşk üzerine yakıldığı, sanatın ve edebiyatın doğayla bütünleştiği günler çok geride kaldı. Acılarla yoğruluyoruz. Nefes almanın tıpkı Halepçe’de olduğu gibi zor olduğu ve boğduğu bir anın girdabındayız.

Evet Halepçe'nin üzerinden otuz yıl geçti. İslam Coğrafyasının her tarafı Halepçe oldu. Onlarca Saddam ve onları besleyen bir dünya hala iş başında.

Otuz yıl geçti üzerinden… Aradan geçen her an için ufkumuz haber ailesi olarak bu katliamı kınıyoruz. Yaşadığımız tüm Halepçeler için ZALİMLER İÇİN YAŞASIN CEHENNEM.

UFKUMUZHABER EDİTÖRYA

 

          

Etiketler :

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.