1. HABERLER

  2. GÜNCEL

  3. Erdoğan: Bir yerde adalete olan özlem çok fazla ifade ediliyorsa orada zulüm var demektir
Erdoğan: Bir yerde adalete olan özlem çok fazla ifade ediliyorsa orada zulüm var demektir

Erdoğan: Bir yerde adalete olan özlem çok fazla ifade ediliyorsa orada zulüm var demektir

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde, Anayasa Mahkemesinin 56. kuruluş yıl dönümü törenine katılan misafirlerle akşam yemeğinde bir araya geldi.

A+A-

 

"Biz 'Adalet mülkün temelidir.' diyerek devletin odağına adaleti yerleştiren bir medeniyetin mensuplarıyız." ifadesini kullanan Erdoğan, bununla kalmayan ecdadın "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın." dedi.

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyadaki önemli filozof ve devlet adamlarının pek çoğunun adaletle ilgili görüşlerini ifade ettiklerine ancak bunların pek azının Mevlana'nın adalet tanımı seviyesine ulaşabildiğine işaret ederek, "Mevlana Hazretleri hayatın farklı alanlarındaki bakışına uygun şekilde birden fazla adalet tanımı yapmıştır. Mesela, Mevlana Hazretleri hukuku adalet denizinden bir katre olarak görür. Bununla birlikte ne kadar küçük olursa olsun denizin letafetinin bu damladan belli olacağını söyler." diye konuştu. 

Mevlana'nın hakimlerle ilgili de ilginç ve çarpıcı tanımlamaları bulunduğuna değinen Erdoğan, "Hakimleri, tanrının ölçüsü ve terazisi olarak gören, düşmanlıkları ve uyuşmazlıkları kesen bir makas olarak tarif eden Hazreti Mevlana'nın adalet kavramıyla ilgili tanımlamaları da çok önemlidir. Mevlana'ya göre adalet ayakkabının ayakta, külahın başta olmasıdır. Şayet bunların yeri değişirse adalet bozulur veya adalet suyu ağaca, zulüm ise dikene vermektir. Mevlana, hakkı hak sahibine teslim etmek olan adaletin gönül huzuru, zulmün ise vicdan azabı getireceğini söyler." ifadelerini kullandı. 

Bu konuda pek çok örnek vermenin mümkün olduğunu vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Buradaki asıl mesaj coğrafyamızın ve medeniyetimizin adalet konusundaki o geniş birikimidir. Bir yerde adalete olan özlem çok fazla ifade ediliyorsa orada zulüm var demektir. Hem doğuda hem batıda en büyük adalet reformları en büyük zulüm düzenlerinin ardından gelmiştir. Bugün bizlere düşen görev dünyanın, ülkelerimizin ve toplumlarımızın eski karanlık günlere dönmesini beklemeden insanlığın adalet talebine kulak vermektir. Ortadoğu'dan Güney Asya'ya, Afrika'dan Güney Amerika'ya kadar dünyamızın her köşesinden mazlumların ahı eğer arşa yükseliyorsa ortada ciddi bir adalet sorunu var demektir. 

AA’nın aktardığına göre Erdoğan, Türkiye'nin medeniyetinde ve kültüründe mevcut bulunan kadim adalet mirası sayesinde demokrasi ve hukuk devleti yolundaki atılımlarını güçlü bir şekilde hayata geçirme imkanına sahip olduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Asırlardır yaşadığımız tüm olumsuzluklara rağmen her defasında süratle toparlanıp yeniden demokrasi ve hukuk devleti yoluna girebiliyorsak işte bu sayededir. Son yıllarda bu durumun yeni ve tarihi örneklerini hep birlikte yaşadık. Demokrasiye ve hukuk devletine olan bağlılığımızdan taviz vermeden vesayetten tutun darbe teşebbüslerine ve terör saldırılarına kadar nice tehdidin üstesinden gelmeyi başardık. Hatta sadece tehditleri bertaraf etmekle kalmadık çok kritik bir yönetim değişikliği sürecini de hamdolsun suhuletle neticeye ulaştırdık. 

Şimdi 24 Haziran'da yapılacak seçimlerin ardından tüm unsurlarıyla hayata geçecek olan yeni yönetim sistemimizle yürütmeyi daha güçlü, yasamayı daha itibarlı, yargıyı da daha bağımsız hale getirmeyi hedefliyoruz. Bu tarihi değişime birikimleriyle, yol göstermeleriyle, içtihatlarıyla destek olan yargı mensuplarımıza şükranlarımı sunuyorum. İnşallah Türkiye her alanda olduğu gibi adalet konusunda da çok daha iyi bir döneme giriyor."

Etiketler : , ,

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.