1. HABERLER

  2. EDİTÖRDEN

  3. Elbette zorluğun yanında bir kolaylık vardır/Hoş Geldin Ya Şehri Ramazan
Elbette zorluğun yanında bir kolaylık vardır/Hoş Geldin Ya Şehri Ramazan

Elbette zorluğun yanında bir kolaylık vardır/Hoş Geldin Ya Şehri Ramazan

Bir Ramazan ayına daha ulaşmanın sevincini yaşamaktayız. Ramazan kulun herşeyden sıyrılıp Rabbine yönelmesidir. Tebriklerimizi sunuyoruz, mübarek olsun...

A+A-


Dünya tarihinde istisnai zaman dilimlerinden birinden geçtiğimizden şüphe yok. Koskoca dünya, toplam kütlesi bir yemek kaşığını dolduramayacak kadar küçük bir canavarın elinde mahkûm. Ulaştıkları zenginlik ve teknolojik imkânlarla kendini egemen zannedenlerin, en sıradan ihtiyaç maddeleri için gırtlak gırtlağa girdiği bu zaman dilimi, görmek isteyenler için ibretlerle doludur.

Bu musibetten ve yaşananlardan payımıza ne düşeceği ise tercihlerimize bağlı.  Zira Dünya hayatını, ahirete uzanan yolda bir durak olarak kabul edenler, bela ve musibetleri de ahiret yurduna ulaştıran birer vasıta olarak görürler. İşte o zaman, bela ve musibetler imtihana dönüşür, hatta fırsat halini alır.

Tüm insanlığı esir alan bir hastalığın gölgesinde Ramazan ayına erişmiş oluyoruz. Bu hastalık pek çok alanda olduğu gibi Ramazanla ilgili bazı alışkanlıklarımızı da değiştirmemize neden olacak gibi görünüyor. Bunların başında camilere gidememek ve iftar sofralarında bir araya gelememek gibi sosyal alanlarla ilgili olanlar geliyor. Ancak, hem dünyevi hem de uhrevi hayatımızla ilgili birçok sıkıntıyı beraberinde getiren bu sürecin, bir rahmet ortamına dönüştürülmesi de mümkün.

Bunu, Ramazan özelinde ele alacak olursak belki de özlemini çektiğimiz bir Ramazan yaşamamızın imkânı ile karşı karşıyayızdır. Resulullah (s.a.s.)’in hadislerinden, bu konuda bize yol gösterecek birkaç örneğe göz atmak yerinde olacaktır. O, bizlere Ramazan ayının bir fırsat ayı olduğunu ve bu ayda yapılan ibadetlerin diğer zamanlarda yapılanlardan daha faziletli olduğunu haber vermektedir.  Resulullah (s.a.s.)’ın Ramazan ayında önceki zamanlardan daha cömert olduğunu [İbn Abbas’ın ifadesi ile esen rüzgârdan daha cömert. (Buhâri, Bed'ü'I-vahy 6, Savm 7, Menâkıb 23, Fezâilü'l-Kur'ân 6; Müslim, Fezâil 50.)]; Ramazan ayını mümkün olduğunca ibadetle geçirdiğini, Cebrail (a.s.)’la Kur’an tilaveti yaptığını, geceleri çokça namaz kıldığını, özellikle son on gününde itikâfa girdiğini ve ailesini de buna özendirdiğini anlıyoruz.

Ramazanla ilgili bütün bu anlatılanlar, bu ayın özellikle bireysel anlamda bir arınma çabası ile idrak edilmesi gerektiğini ortaya koymaktadır. İçinden geçtiğimiz zaman diliminde büyük çoğunluğumuz evlerimize hapsolmuş durumdayız. Bu, bizlere kendi kendimizle baş başa kalma ve yaşadığımız hayatı yeniden gözden geçirme fırsatı vermektedir.

Yıllardır özlemini çektiğimiz, Ramazanda evde kalabilme, günlük meşgalelerden uzaklaşabilme, itikâfa girebilme gibi ibadet imkânlarına (zorunlu olarak) sahip olmuş durumdayız. 

Zorunlu olarak evde kaldığımız bu günlerde elimizde olan imkânlar dâhilinde sadakalarımızı ihtiyaç sahiplerine ulaştırabilir, Kur’an-ı Kerim’i daha fazla okuyabilir, gecelerimizi (aile efradımızla birlikte) ihya edebilir, evde itikafta imiş gibi kendimizi tefekküre ve ibadete verebiliriz. Bu durumda bu musibeti bir fırsat ve rahmete dönüştürmüş oluruz. Şüphesiz elindeki fırsat ve imkanları doğru değerlendirenler sonsuz mutluluk ve sınırsız nimetlere kavuşacaklardır. Bunu heba edenler ise hüsrana uğrayacaklardır.  

Bu duygularla UFKUMUZ HABER OLARAK Ramazanın tüm İslam âlemine hayırlı olmasını dileriz.

Elbette zorluğun yanında bir kolaylık vardır. Gerçekten, zorlukla beraber bir kolaylık daha vardır.” İnşirah, 5-6.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.