
BU DÜNYADAN BİR MOLLA EKREM GEÇTİ.../ Burhan SÜLÜN
"Göz yaşı neden aktığını bilmez ama göz neden ağladığını bilir" diyor La edri. Bir insanın ,çok sevdiği değer verdiği ve hayatında ondan bir çok örnekler almak istediği bir dostunun ölümü üzerine yazmanın bu kadar zor olduğunu yaşamadan bilmiyor insan. Bir de hayatında hiç yazı yazmayan biriyseniz bu işinizin daha zor olduğunu gösterir. M.Ekrem'i iki kelime ile anlatın derseniz; SAĞLAM MARKET demek yeterli olacaktır. İler de bunun detaylarına gireceğim. M EKREM 1958 yılında Bismil'in Fetla jér(Aşağı dolay)köyünde dünyaya gelir. Orada büyür. Aile kalabalık ve işler çok.. Okumasına müsaade etmez hayat. Ama o okumayı ve ilim tahsil etmeyi başaracaktır. Tarlada çalışır ama istirahat zamanın da köydeki Cami'ye koşar. Orada yatılı olan ve işleri sadece FEQİ'lik (Öģrenci) olan arkadaşları ile ilim tahsil etmeye başlar. O kadar çalışkan birisi ki tarlada olan işini bir an önce bitirip medreseye koşan birisidir. Bir gün çalışmak için kısa süreliğine İskenderun'a gider. Orada aynı şeyi yapar. Hem çalışır hem de medereseye gider. Köye geldiğinde bir bakar ki nişanlanmıs. Ailesi o yokken onun adına karar vermiş ve amcasının kızını kendisine istemişler. Bismil merkeze geldiklerinde bir market açar. Kısa sürede tanınır. Ürünler hem kaliteli hem de ucuz olduğundan dolayı müşteri potansiyeli giderek artar. Toptancılar mal getirir ama marketin adı olmadığı için, ajandalarına SAĞLAM MARKET yazarlar. Kendisine mal vermek için adeta yarışırlar.
O esnaflık yapıyor diye asla okumaktan geri durmayacaktı...
Okumaya ve kendisini geliştirmeye devam edecekti. Markete gelen hocalarla fıkıh konuları üzerine istişare ve mütaalalar yapardı. 35 yıl boyunca sabah 7 akşam 20.00 işe gidip geldi. Kendisi; Taziye, hasta ziyaretleri hariç, işyerinden fazla çıkamıyordu. Ama işyeri dostlarının buluşma noktası haline çoktan gelmişti bile. Çarşıya çıkan bir arkadaşı ona selam vermeden kendisine uğramadan geçmezdi. Canı sıkılan, parası biten, bir derdi olan vs ona giderdi. O da hep o gülen yüzüyle karşılardı herkesi. Bu hep böyle devam etti.. Çok espirili ve hayat dolu bir insandı. Nükteli ve yerinde cevaplar verirdi. Kahkaha atarak güldüğü görülmemiştir. Sakin ve geriye doğru gülerdi. Müslüman kimliği ve kişiliğinden dolayı bir çok ambargolarla karşı karşıya geldi. Ama asla taviz vermedi. Ne de olsa Sağlam market yani SAĞLAM ADAMDI. Buna herkes sahittir. Seyda dostlarının hem güzel hem de karagün dostuydu. Hep sağlam durdu dik durdu. Esnaflık ve Ticaret yapanlar iyi bilir. Bu kadar uzun süre ticaret yapmak ve herkes ama herkes tarafından sevilmek ve saygı duyulmak çok az insanın basarabileceği bir durumdur. Karaciğeri ile ilgili hep tedavi görüyordu. Ama sinsi ve acımasız olan Akciğer kanserine yakalandığını duyduğunda çok geç kalmıştı. 8 aydır tedavi görüyordu. Başta ailesi ve dostları onu bir an bile yalnız bırakmadı. Ne de olsa ahde vefa diye bir şey vardı değil mi. ? Ama her şey de bir hayır varmış demek. Seyda bir anda aramızdan ayrılsaydı biz acizlere ağır gelebilirdi. Hastalık süreci bizi buna biraz da olsa alıstırmıştı.Ve o acı haber 09.04.2019 Salı günü yani dün ulaştı herkese.
Çalan her telefon iki kelimeyle bitiyordu:"SEYDAYİ KAYBETTİK".
Biz onu kaybettik ama o kazandı. Amelinin emeğinin,sağlam adam olmanın mükafatını almak için Rabbine gitti. Cenazesini yıkayan dostaları vücudunun pamuk gibi yumuşak olduğunu kendisinin ise uyku halinde olduğunu söylediler. Cenazesine katılan herkes büyük bir içtenlikle ona haklarını helal ettiler. Güle güle, güzel insan,sadık dost .
Güle güle; Sağlam market,Sağlam adam..../ Burhan Sülün
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.